18 Eylül 2006 Pazartesi

YA TERK ET OKULU YA PROF. OL

Universite 2. siniftaydim yanlis hatirlamiyorsam. Girisimcilikle ilgilenmeye basladigim yillardi. Dunyada ve Turkiyede en basarili insanlar nasil basarili olmuslar, neyi farkli yapmislardi gibi konularda okuyup arastirmaya basladim. Yoksa hepsi dogustan zengin miydi? Herhalde en iyi okullarda okumuslardi gibi bir suru onyargi ile tabiiki. Dunyanin en zengin ikinci adami ORACLE'in kurucusu Larry Elison'un pohpohlanmayi bekleyen dunyanin en iyi universiteleriden birinin (Yale) o yilki mezunlarina verdigi akil dolu, muthis etkileyici konusmayi ilk o sene duymustum. Konusmayi bilmiyorsaniz lutfen okumadan devam etmeyin, hatta biliyorsaniz bile tekrar okuyun. Herhalde o zamana kadar dunyanin en buyuk sirketlerini yonetenlerin en az universite mezunu olduklarini dusunuyordum, oyle bir imaj vardi kafamda. Gercegin ise bu kadar dogrudan uzak oldugunu iste o anda anlamistim, hatta okuduklarima inanamiyordum, gidip kontrol ettim ve universiteyi bitirmezsen hic bir sey olamazsin akillari ile buyuyen bir neslin nasil kandirildigini anladim. Okulu birakmayi hic dusunmedim tabii, seviyordum cunku universiteyi.

Bugun "Yasayan Isletme Dusunurleri" Global 50 listesini gorunce bir insanin dunyayi etkilemesi icin ya profesor olmasi lazim ya da okulu terk etmesi lazim herhalde diye dusundum. Zaten cogunun bir iki kitabini ve ya biyografilerini okumustum. Listede ilk onda sekiz profesor, 1 universiteden terk var(Bill Gates) . Bir de kimya doktoru Jack Welsch. On birinci sirada ise . universiteye adimini bile atmamis on bes yasinda okulu birakan Richard Branson vardi. Evet, universite terkler dusunurler listesine girmeyi basarmisti ama zenginler listesinde profesor goremiyorduk.

Universite okumak onemli miydi gercekten? Okumasak olur muydu? Bu soruya cevabim soyle gelisti: Universite benim gozumde onemli ama eger o zaman kafamda gerceklestirmek isteyecegim is fikirleri olsaydi hic dusunmeden birakabilirdim. Eger universitede diploma verilmeseydi gene de gider miydim? Dedim ya, o anda bir is fikrim olmadigi icin giderdim. Iyiki de gitmisim. Steve Jobs (Apple'in kurucusu) Stanford'daki mezuniyet konusmasinda universiteyi birakma kararim hayatimda verdigim en iyi kararlardan biri diyordu.Konusma buradan izlenebilir. Universiteyi biraktim, istedigim derslere girdim, istediklerime girmedim diyordu. Hondanin kurucusu Soichiro Honda da idol olarak gordugu Thomas Edison gibi okulu erkenden (15 yasinda) birakip oto tamirciligine baslamisti. Ingilteredeki "Cirak"in finaline dunyanin en iyi universite (Cambridge, Oxford, London School of Economics) mezunlarindan degil hic universiteye gitmemis iki bayan cikiyordu. Ve sonunda Ingiltere'nin en zenginlerinden Sir Alan Sugar, kendisi gibi 16 yasinda okulu birakan adaylarin en genci 26 yasindaki Michel'i cirak secmisti. Universite mezunlari zamanlarinin cogunu planlamaya ayirirken is yapmaya zaman bulamayip, adeta aldiklari egitimi dezavantaja ceviriyorlardi. (Turkiyedeki seriyi de lise mezunu bir gencin kazandigini hatirlatayim bu arada.) Ornekler saymakla bitmez. Ama benim anlatmak istedigim bunlar istisna degil, gercegin ta kendisi, gozlerimizin biraz acilmasi acisindan...

Hiç yorum yok: